Haber: CEYLAN SAĞLAM- Kamera: AZİZ METİN TURAN
Birleşik Kamu-İş Konfederasyonu yönetimi, bugün Ankara’da 2021 Tüm Emekliler Sendikası’nı ziyaret etti. Konfederasyon Genel Mali Sekreteri Hasan Kütük, emeklilere 5 bin lira ikramiye ödemesiyle ilgili “Sabah, bir simit satılan yere gittiğimizde bir simit, bir çay, bir su toplam 46 lira. Bunu günde üç öğün üzerinden hesapladığımızda 138 lira yapıyor. Bir ay üzerinden hesapladığımızda yaptığımızda 4 bin 140 lira yapıyor. İşte müjde olarak verilen ve daha kasım ayının ortasında hesaba yatırılacak 5 bin liranın karşılığı sadece bir simit, bir su, bir çaydır” dedi. 2021 Tüm Emekliler Sendikası Genel Başkanı Salman Hürkardeş ise “Bu 5 bin TL’yi emekliler olarak asla kabul etmiyoruz hatta yadırgıyoruz ve diyoruz ki Sayın Cumhurbaşkanı ve yöneticiler, emekliler ile dalga mı geçiyorsunuz? Oynuyor musunuz” diye tepki gösterdi.
Birleşik Kamu-İş Konfederasyonu yönetimi ile konfederasyona bağlı sendika yöneticileri ve sendikaların şube başkanları, bugün 2021 Tüm Emekliler Sendikası Genel Merkezi’ni ziyaret etti. 2021 Tüm Emekliler Sendikası ile ortak düzenlenen basın toplantısında; Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın kasım ayının ortasında sadece çalışan emeklilere ‘ikramiye’ olarak verilecek 5 bin TL eleştirildi.
Birleşik Kamu İş Konfederasyonu Genel Mali Sekreteri Hasan Kütük, bir kafede bir çayın 21, suyun 12, simitin ise 13 lira olduğunu ve toplamda 46 lira tuttuğunu belirterek, bir ay boyunca üç öğün simit, çay ve su satın alan bir kişinin toplam 4 bin 140 lira ödeyeceğine dikkat çekti. Kütük, şunları söyledi:
“EMEKLİLER ŞU ANDA ÇALIŞMAK ZORUNDA KALIYOR DEDİ. BU BİR İTİRAFTIR”
“Sayın Cumhurbaşkanı, ülkemizdeki 16 milyon civarında emeklinin, 12,2 milyonun yararlanabileceği bir 5 bin lirayı bir kereye mahsus emeklilerimize verileceği yönündeki açıklamasıdır. İşin doğrusu, bu açıklamada daha da ilginç olanı ‘sadece çalışmayan, ek iş yapmayan emekliler yararlanacak’ dedi. Yani bundan yararlanamayan yaklaşık 14 milyon civarında emeklimiz var. Bunun daha vahim olan tarafı şudur: Sayın Cumhurbaşkanı, biz bu ülkede emeklilerimize, kamuda ya da özel sektörde bu kadar hizmet etmiş ve süresini tamamladıktan sonra kimseye muhtaç olmadan, kimseye el açmadan, herhangi bir ek iş arayışında bulunmadan ya da çalışmadan sürdürebilmek isteyen, sürdürme hakkı olan emeklilerimize yeterli olanağı sunamadığı içi bu emekliler şu anda çalışmak zorunda kalıyor dedi. Bu bir itiraftır.
“ŞU ANDA İŞ ARAYAN BULAMAYAN MİLYONLARCA EMEKLİ OLDUĞUNU BİLİYORUZ”
Şu anda iş arayan bulamayan milyonlarca emekli olduğunu biliyoruz. Çağdaş bir ülke emeklisini bu şekilde yaşamaya mahkum edemez. Çağdaş toplumlarda emeklilerin yaz döneminde istediği yerde tatil yapacağı olanaklara sahipken; bizim ülkemizde kamuda ya da özel sektörde emeklerinden sonra emekliye ayrılmış insanlarımızın, güzellikleri görememesini kamuoyunun takdirine ve vicdanına bırakıyoruz.
Bir başka konuda, emekliye ayrılan insanlarımızın geçmişte almış oldukları emeklilik ikramiyeleri ya da emekli maaşları ile en azından bir kullanabilecekleri bir araba alma olanağı vardı. Üzerine bir miktar kredi çekerek bir konut alma olanağı vardı. Ama şu anda görüyoruz ki, bir arabanın tekerini alamıyoruz. Evin yanına yaklaşamıyoruz. 30 yıl sonra emekli olan bir öğretmen arkadaşımızın aldığı emekli ikramiyesi 568 bin lira. Kendisine şu anda bağlanan maaş da 15 bin 758 lira. Buradan bizi, bu ülkeyi yönetenlere soruyoruz; 568 bin lira emekli ikramiyesi ile bu insanlar ev alabilir mi, araba alır mı?
“5 BİN LİRANIN KARŞILIĞI SADECE BİR SİMİT, BİR SU, BİR ÇAYIN KARŞILIĞIDIR”
Yaşam koşullarının bu kadar ağırlaştığı, özellikle konut ve zorunlu gıda maddeleri olmak üzere her geçen gün gözümüzü zamlarla açtığımız dönemde, emeklinin yaşam koşullarının sorumlusu bu insanlarımız değildir; onlara bu yaşamı reva gören siyasal iktidarlar ve bu ülkeyi yönetenlerdir. Sabah, bir simit satılan yere gittiğimizde bir simit bir çay bir su toplam 46 lira. Bunu günde üç öğün üzerinden hesapladığımızda 138 lira yapıyor. Bir ay üzerinden hesapladığımızda yaptığımızda 4 bin 140 lira yapıyor. İşte uzun bir süre boyunca müjde olarak verilen ve daha kasım ayın ortasında hesaba yatırılacak bahsedilen 5 bin liranın karşılığı sadece bir simit, bir su, bir çayın karşılığıdır. O nedenle şunu hep söylüyoruz, bu ülkede emekliler kamuda ve özel sektörde, devletin her kurumunda, ülkenin her köşesinde devlet adına hizmet etmiş, yurttaşa hizmet götürmüş bu insanlarımızın bugün içinde bulunduğu koşullar ortadadır, bu ülkenin bir gerçeğidir. Şu anda özellikle emekliye ayrılma zamanı, yaşı gelmiş insanımız yaşam koşullarının zorluğundan dolayı emekliye ayrılmaktan vazgeçmiştir.”
“BU BİR SİYASİ TERCİHTİR”
Kütük, aylık maaşı 69 bin lira olan emekli milletvekillerinin 5 bin lira ikramiyeyi alabileceği, ancak çalışan emeklilerin ikramiye alamayacağının hatırlatılması üzerine şöyle konuştu:
“Toplamda 14 milyon emekli yaklaşık 6 milyonu 7 bin 500 lira gibi bir rakamla yaşamını sürdürmek zorunda kalıyor. Bunun bu derecede adaletsiz, insanları emekli olduktan sonra çalışmaa iten koşulları, zorlukları, çaresizlikleri görmek lazım burada. 11 bin lirayı alanı 5 bin lira yoksun bırakmak, bu kararı alanların bu insanları bu yaşama layık görenlerin, değerlendirmesini emeklilerimiz de yapsınlar değerlendirmesini.
Meclis’te komisyondan geçmiş. Büyük bir müjde gibi kazanım gibi iktidarın kendi çevresinde olan basında bu şekilde yansıtılıyor. Bu ülkede hep özveri, hep fedakarlık, hep bedel ödeyen bu ülkenin emeklileri olmamalı. Bu bütçeyi ya da ekonomik dengeleri bozan, emekliler ya da emekçileri verilmesi gereken, insani koşullardaki yaşam standartlarına ek yapacak olan maaş ya da ikramiye olamaz. Bu bir bakış açısıdır. Bu bir siyasi tercihtir. Nereden baktığına bağlıdır.”
SELMAN HÜRKAŞ: “SAYIN CUMHURBAŞKANI VE YÖNETİCİLER, EMEKLİLER İLE DALGA MI GEÇİYORSUNUZ?”
2021 Tüm Emekliler Sendikası Genel Başkanı Salman Hürkardeş ise şunları söyledi:
“EMEKLİ OLMUŞ BİR İNSAN, NİYE ÇALIŞMAK İSTESİN?”
Emekli olmuş bir insan, niye çalışmak istesin? İkinci baharını yaşamak yerine, huzurlu yaşamak yerine niye çalışır? 7 bin 500 lira ile ne yapabilirsin? Evine ekmek götüremiyor. Çalışırken de devletine yine katkı sunuyor. Yine prim ödüyor. Onun için kayıt dışı çalışıyor. En az alan emeklilerin ortalama 25 bin TL maaş alması gerekir ki insanca yaşayabilsin, ayakta durabilsin. İhtiyaçlarını giderebilsin. Biz emekliler diyoruz ki; gecikmeden, hemen emekli maaşlarının 25 bin liraya çıkartılması gerekmektedir. En azından 31 Aralık’ta verilecek yeni zamda bu taban maaş üzerinden de ücretlendirilmesi gerektiğine biz inanıyoruz. Bu bağlamda da salı günü Çalışma Bakanı ile görüşeceğiz. Meclis Başkanı’ndan da randevu talep ettik.
“31 MART’TA YEREL SEÇİMLER VAR”
Sayın Cumhurbaşkanı bize müjde veriyor. 16 milyon emeklilerin de Cumhurbaşkanı’na müjdesi var, diyorlar ki; eğer bizim ekonomik durumumuz düzeltilmezse 31 Mart’ta yerel seçimler var. Eğer gerçekten emeklilerin insan onuruna yaraşır bir ekonomik düzenleme gelmediği sürece biz de 16 milyon emekli, yarın sandıklara gittiğimizde öyle bir müjde vereceğiz ki sandıklardan çıkan oy pusulalarından göreceğiz.”